Çocuk ve Televizyon
Fazla İzlenildiğinde Televizyonun Çocuk Üzerindeki Olumsuz Etkileri
Küçük yaşta saatlerce televizyon izlemenin çocuğun zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimine son derece zararlı olduğu artık herkes tarafından biliniyor. Böyle bir durumda çocukta içe dönme, göz temasını kesme ya da azaltma, ilişki kurmada güçlük, yinelenen beden hareketleri gibi özellikler görülebiliyor.
Televizyon çocuğu şiddete yöneltebiliyor. Çocuk şiddeti normalleştirebilir ve problem yaşadığı zamanlarda şiddeti çözüm yolu olarak kullanabilir.
Televizyondaki programların bir kısmındaki, konuşma dilinde sıkça yanlış ya da argo kelimeler kullanılabiliyor. Bu da çocuğun dil gelişimini olumsuz etkileyebilir.
Çocuk televizyonu tek başına izlediğinde, televizyonun sunduğu her şeyi gerçekmiş gibi kabul edebiliyor. Bu nedenle izlediği şeylerden etkilenip, korku ve kaygılarının artması mümkün.
Çocuğun aşırı televizyon izlemesi, oyun oynama, resim yapma, sohbet etme gibi gelişimi için çok daha faydalı diğer sosyal aktivitelerden uzaklaşmasına neden olabiliyor.
Peki Okul Öncesi Dönemde 3-7 Yaş Grubunda, Televizyon Kullanımı Nasıl Olmalıdır?
Çocuğun televizyon karşısında geçirdiği süre günde 1 saati aşmamalıdır. Çocuk üç yaşından küçükse izleme süresi 15-20 dakikayı geçmemesi daha uygundur.
Televizyon izleme ile ilgili süre sınırı koyarken, çocuğunuza baştan söylemek ve sürenin bitişinden 5-10 dakika öncesinde çocuğunuza tekrar bunu hatırlatmak iyi olacaktır.
Televizyon ya da tablette izlediği program kapatıldıktan sonra çocuğunuz ile izledikleri hakkında sohbet edebilirsiniz. Bu şekilde hem zihinsel ve sosyal gelişimini desteklemiş olursunuz hem de ihtiyaç duyduğunda izledikleri hakkında size soru sorabilir.
Çocuğa televizyon seyrettirilmesi veya seyrettirilmemesi ödül ya da ceza olarak kullanılmamalıdır. Televizyon izlemeyi, çocuğun uslu durması, ağlamaması için kullanmak televizyonu ödül haline getirir.
Çocuk elinde tabletle ya da televizyon başında kumandayla yalnız bırakılmamalı.
Çocuğun izlediklerinin içeriği mutlaka kontrol edilmelidir. Bu konudaki denetim tamamıyla bir yetişkinde olmalıdır. Elbette çocuğun istekleri de göz ardı edilmemeli fakat gerekli noktalarda sınır konmalıdır.